HABER : CEMAL BİLGE
FOTOĞRAF : MUAMMER YAŞAR
MUĞLA - Yiğitlerin öldürülürken haklarının fütursuzca yendiği bir ülkede “Yiğidi öldür ama hakkını yeme” atasözünün hiçbir öneminin olmadığı gerçeği ile karşı karşıyayız.
Son günlerde kirli beyinlere sahip çirkin yürekli çevrelerin başarıları örselenmeye çalışılan insanı haline gelen ve getirilen Prof Dr Turhan Togan, 2020 yılından günümüze bilhassa Pandemi’nin ölümle yaşam arasındaki ince sınıra getirdiği hastaları için olağanüstü çalışmalar sergilemiş, Pazar günleri de dahil başhekimi olduğu hastanesinde tedavi görmekte olan hastalarının bir an bile başlarından ayrılmamasıyla dikkat çekmiştir.
Hayat ve insan karşısında vicdani yanı her zaman ağır basan Başhekim Togan bir merhamet abidesi olmasının yanında yakın çevresinin “- Yeter artık! Bu kadar çok çalışmakla kendini bitiriyorsun” şeklinde eleştirilerine gülümseyen yüzüyle cevap veren ve onlara “- Ben herşeyden önce bir hekimim. Edilmiş kutsal bir yeminim var. Beni düşününüz ancak beni düşünürken bana yapabileceğiniz en büyük dostluk hayata tutunmaya çalışan hastalarıma hiç olmazsa birer duada sizler ediniz” diyen naif ve zarif bir bilim insanıdır.
Başhekimi olduğu hastanesinde yaptıkları buraya kadar anlattıklarımızdan ibaret değil kuşkusuz.
MÜTEAHHİTİN EKSİKLERLE DOLU
TESLİM ETTİĞİ HASTANEYİ HASTANE YAPTI
Hekimlikte ortaya koyduğu azimli ve fedakarlık ötesi hizmetlerinin dışında birde inşaatı sırasında müteahhitinin bir çok bölümünü yapmayıp eksik teslim ettiği binanın olmayan ünitelerinin yapılması ve tamamlanması görevi de Turhan Hoca’nın sırtına yük olarak bindi.
Eksikler o kadar çoktu ki, müteahhitin giderayak teslim ettiği binada kapsamlı hastane hizmetinden çok, sağlık ocağı hizmeti verilebilirdi ancak.
Sevilen hoca “- Bu böyle olmaz. Bunca eksiğin olduğu bir binada biz hastalarımıza bir hastaneden beklenen sağlık gibi ciddi bir hizmeti veremeyiz. Bu sorunları çözmemiz, kusursuz bir hastane binası ve o hastanenin işinin ehli hekimleri olarak hastalarımızın karşısına çıkmalıyız” dedi kendi kendine
Sorumsuz müteahhit ve firmasının “- Bitirdik, alın size hastane binası, güle güle kullanın” diyerek teslim ettiği binanın eksik olan çok sayıda ki bölümlerinin inşasına başlandı birkaç gün içinde.
Eksik birimlerin yapılması, düzenlenmesi günler, haftalar hatta aylar sürdü. Hastane bir yandan hasta muayene ediyor muayenelerden gelen paralar öte yandan yarım bırakılmış bölümlerin hızla devam eden inşaatına gidiyordu. Gelir-gider dengesini tutturabilmek için çok özel gayret sarfeden Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof Dr Turhan Togan, bir çileli evreyi daha başarıyla sonuçlandırmasının mutluluğunu önce hastane çalışanlarına ardından kendine yaşattı sevilen hoca.
O gün bugündür eksiklerden uzak bir çalışma temposuyla hizmet veren Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi sadece ilinin değil bölgenin en gözde hastanesi olup çıktı geçen o süre zarfında.
İnşaatın sona ermesinin ardından kameralarla donattı hastanesinin her bir köşesini.
Acil Tıp Hizmetleri, Cerrahi ve Dahili Branşlar, Görüntüleme ve Laboratuvar Birimleri, Sağlık Turizmi, Anne ve Bebek üniteleri ile startı verdi Turhan Hoca.
Yetmedi. Bir süre sonra; Ayaktan Amatem Birimi, Endoskopik Retrograd Kolanjio-Pankreatografi, Organ ve Doku Nakil Birimi, Evde Sağlık Hizmetleri, Hemodiyaliz, Kemoterapi ve KBRN Arındırma Üniteleri, Nükleer Tıp ve Çocuk İzlim Merkezleri, Uyku Laboratuvarı, Toplum Ruh Sağlığı Merkezi, Yenidoğan ve Yoğun Bakım Üniteleri, Terapötik Aferez Merkezi’ni devreye soktu.
Gerisinde kalmamalıydı hiçbir rakibinin. Herkeste olanlar Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde de olmalıydı. Öyle de yaptı.
Şimdilerde muayene ve tedavileri dilden dile konuşulan, kulaktan kulağa anlatılan bir hastane varsa şehirde, bu Başhekim Prof Dr Turhan Togan’ın gayretlerinin eseridir Muğla’da.
HASTANENİN MİSYONUNDAN ÖNE ÇIKANLAR
Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi, misyonunu ulusal sağlık politikaları ve stratejileri doğrultusunda belirleyerek, hasta ve çalışan güvenliğinden ödün vermeden, hasta ve çalışan memnuniyetini üst seviyede tutmayı hedefleyen bir anlayışla hizmet veriyor.
Yerli ve yabancı tüm hastalara kolay ulaşılabilir, kaliteli ve güvenilir sağlık hizmetleri sunmayı amaçlayan hastane, teknolojik gelişmelere açık olup sürekli iyileştirmeyi esas alıyor.
Tıbbi etik ilkesine bağlı kalarak nitelikli sağlık çalışanları yetiştirmeyi de ön planda tutan Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi, her geçen gün daha da güçlenerek sağlık sektöründe önemli bir konum ediniyor.
VİZYONUNA GELİNCE
Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi, vizyonunda hasta gereksinimlerini karşılamak üzere sürekli iyileştirme prensibiyle hareket ederek, ileri teknolojiyi kullanarak sağlık hizmetlerini sunarak memnuniyetin en üst düzeyde olduğu bir ortam sağlamayı hedefleniyor. Ulusal ve uluslararası platformlarda tercih edilen, akredite edilmiş sağlık hizmetleriyle öne çıkan hastanenin, çalışanlarının onur duyduğu bir kurum olması amaçlanıyor.
Hastane, bölgede öncü ve ülkede tanınan bir eğitim kurumu ve hastane olma yolunda hızla ilerlerken, yenilikçi yaklaşımıyla öne çıkan, sürekli gelişen ve dönüşen sağlık sektöründe öncü bir rol üstlenen Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi, hem hastalarına hem de çalışanlarına en üst düzeyde kaliteli hizmet sunmayı sürdürüyor.
PERSONEL SEVGİSİ BİR BAŞKADIR TURHAN HOCANIN YÜREĞİNDE
Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof Dr Turhan Togan, sadece iyi bir hekim ve bilim insanı, iyi bir yönetici ve idareci değil. O’nun bir de ‘Yaradılanı severim Yaradan’dan ötürü’ diyen bir kalbi var ki, sormayın.
Çalışanlar, evlerinde hiç olmayacak konular yüzünden eş ve çocuklarıyla zaman zaman anlaşmazlığa düşer de, Turhan Hoca hastanesinde çalışan 3 bin personele eşit mesafede yaklaşan ve onları eşit duygularla seven farklı ve özel bir kalbe sahiptir.
Bugün sizlere Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Turhan Togan ile gerçekleştirdiğimiz özel bir röportajı sunuyorum.
Turhan Togan sadece iyi bir hekim ve bilim insanı değil, aynı zamanda iyi bir yönetici ve idareci olarak biliniyor. Ancak bugün öğreneceğimiz şey, onun sadece bunlarla sınırlı olmadığı. Buyurun, Prof. Dr. Turhan Togan ile yapmış olduğumuz bu keyifli söyleşiye beraber göz atalım.
Prof. Dr. Turhan Togan: Memnuniyetle buradayım.
Cemal Bilge: Prof. Dr. Togan, öncelikle size sormak istediğim şey, hastanenizdeki çalışma ortamı ve çalışanlarınıza yaklaşımınız hakkında. Çalışanlarınızla olan ilişkilerinizde özel bir yaklaşımınız olduğunu duyuyoruz. Bunun hakkında bize biraz daha detay verebilir misiniz?
Prof. Dr. Turhan Togan: Elbette, hastanemizdeki çalışanlar bizim için çok değerli. Onlarla sadece profesyonel bir ilişki değil, aynı zamanda bir aile gibi bir ilişki kurmaya özen gösteriyoruz. Evet, iş yaşamında bazı zorluklarla karşılaşabiliriz ve bu durum ev hayatımızı etkileyebilir. Ancak benim için önemli olan, çalışanlarımın bu zorluklarla başa çıkmasına yardımcı olabilmek. Bu yüzden, hastanemizde çalışan 3 bin personele eşit mesafede yaklaşıyor ve onları eşit duygularla seviyorum. Bu, benim için sadece bir görev değil, aynı zamanda bir sorumluluktur.
Cemal Bilge: Gerçekten de çok anlamlı bir yaklaşım. Sadece iş yaşamında değil, aynı zamanda kişisel yaşamlarında da çalışanlarınıza destek olmak, bir lider olarak sizin için önemli bir değer gibi görünüyor. Peki, bu yaklaşımınızı belirleyen özel bir sebep var mı?
Prof. Dr. Turhan Togan: Evet, kesinlikle var. Benim için en önemli değer, insana olan sevgidir. ‘Yaradılanı severim Yaradan’dan ötürü’ diyen bir kalbe sahibim. Bu sevgi ve saygıyı iş yaşamında da, özel yaşamda da hissetmek istiyorum. Bu yüzden, çalışanlarımızla aramızdaki ilişkiyi bu değerler etrafında şekillendiriyorum.
Cemal Bilge: Prof. Dr. Togan, sizinle yapılan bu değerli söyleşi için teşekkür ederim. Sizler de bu özel yaklaşımıyla bilinen bir başhekimin, sadece sağlık hizmetleri konusunda değil, aynı zamanda kişisel yaşamda da çalışanlarını desteklemesi hakkında daha fazla bilgi sahibi oldunuz. Umarım bu söyleşi, siz sevgili okuyucularımıza da ilham verici olmuştur.
DEPREMDE CEPHENİN EN ÖNÜNÜNDE GİDEN HASTANESİYDİ
6 Şubat 2023’de meydana gelen ve 11 vilayeti yerle bir eden Asrın Depremi’nde alana ilk giden sağlık kuruluşlarından biride Prof Dr Turhan Togan’ın başhekimi olduğu Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ydi.
İçlerinde başhekim yardımcıları, profesörler, uzman doktorlar, asistanlar, teknikerler ve hemşirelerden oluşan 100 kişilik bir ekiple bölgeye giden Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi günlerce kaldığı alanda yüzlerce hatta binlerce yaralı depremzedeye şifa dağıttı.
Bu olay hakkında daha fazla bilgi almak ve detayları öğrenmek için Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Turhan Togan ile bir araya geldik. Buyurun, detayları Prof. Dr. Togan'dan dinleyelim.
Prof. Dr. Turhan Togan: Merhaba Cemal Bey, tekrar hoş geldiniz.
Cemal Bilge: Merhaba hocam. Öncelikle bize bu önemli olayı anlatır mısınız? 100 gönüllü sağlık görevlisi, deprem bölgesine gitmek için nasıl bir organizasyon gerçekleştirdi ve hangi hizmetleri sağladılar?
Prof. Dr. Turhan Togan: Tabii, bu olay gerçekten de çok önemliydi. Hastanemizden 100 gönüllü sağlık görevlisi, deprem bölgesinde ihtiyaç duyulan sağlık hizmetlerini sunmak üzere harekete geçti. Ancak, ulaşım konusunda sıkıntılar yaşanıyordu. Bu noktada, TGC Bayraktar isimli askeri gemiyi hastaneye dönüştürerek, bir sağlık üssü oluşturduk. Ekip, gemideki donanımları kullanarak depremzedelere acil müdahalede bulundu, yaralılara ilk yardımı sağladı ve gerekli tedavileri gerçekleştirdi.
Cemal Bilge: Bu gerçekten de etkileyici bir organizasyon. Ancak, bu kadar büyük çaplı bir operasyonun hazırlıkları nasıl yapıldı? İhtiyaç duyulan ekipmanlar ve personel nasıl belirlendi?
Prof. Dr. Turhan Togan: Hazırlıklar oldukça titiz bir şekilde yapıldı. Öncelikle, ihtiyaç duyulan ekipman ve malzemeler belirlendi ve gemiye taşındı. Ardından, hastanemizde görevli sağlık personeli arasından gönüllüler seçildi ve eğitimler verildi. Bu süreçte, askeri geminin sağlık üssüne dönüştürülmesi için gerekli teknik çalışmalar da yapıldı.
Cemal Bilge: Peki, bu olayın hastaneniz ve personeliniz üzerindeki etkileri neler oldu? Nasıl bir duygu yaşadınız?
Prof. Dr. Turhan Togan: Bu olay, hem hastanemiz hem de personelimiz için gurur verici bir deneyimdi. İnsanların ihtiyaç duyduğu anda yanlarında olmak ve yardım etmek, bizim için en önemli görevlerden biridir. Bu olayda da, hastanemizde görevli personele bu duyguyu yaşatabildiysek ne mutlu bize.
Cemal Bilge: Sayın hocam, bu değerli bilgileri bizimle paylaştığınız için teşekkür ederim. Bu olayın hem Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi hem de Türk sağlık sektörü için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlattınız.
Prof. Dr. Turhan TOGAN Kimdir?
Başhekim Prof. Dr. Turhan TOGAN 1975 yılında Almanya’da doğdu. İlkokulu ve ortaokul birinci sınıfı Almanya’da tamamladıktan sonra İzmir’de Yunus Emre Anadolu Lisesinden 1992 yılında mevzun oldu.
Karadeniz Teknik Üniversitesinde Tıp Fakültesini 1998 yılında tamamladı. 2002 yılına kadar Trabzon Tonya ve Beşikdüzü ilçelerinde ve 2004 yılına kadar Ankara Çankaya da pratisyen hekimlik görevini ifa etti.
Ankara Başkent Üniversitesinden 2009 yılında Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji uzmanlığını aldı.
2011 yılında Aksaray Devlet Hastanesinde devlet hizmet yükümlülüğü görevini tamamladıktan sonra Başkent Üniversitesi Konya Hastanesinde çalışmaya başladı ve 2016 yılında Doçentlik unvanını aldı.
2017-2018 yılları arasında İzmir’de özel sağlık kurumlarında 2 yıl çalıştıktan sonra 2019 yılında Enfeksiyon hastalıkları uzmanı olarak Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde göreve başladı.
Kamu ve özel sektörde 10 yılı aşkın idari görevlerde bulunmuştur. Sağlık teşkilatının tüm kademelerinde çalışma ve tecrübe edinme fırsatı deneyimledi.
2020 yılı mart ayından itibaren Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölüm Başkanı olarak çalışmaya başladı.
06.05.2020 tarihinde Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi olarak görevlendirildi.
Profesyonel çalışma yetkinliğinde olup, iyi derecede İngilizce ve Almanca bilmektedir.
Yurtiçi ve yurt dışı yayınlanmış 90’ı aşkın bilimsel eseri mevcuttur.
Prof. Dr. Turhan Togan, evli ve iki çocuk babasıdır.